Böbrek biyopsisi, böbrekte gelişen çeşitli hastalıkların tam teşhisini sağlamak ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemek amacıyla böbrekten doku örneği alınması işlemidir. Bu işlem, böbrek biyopsisi olarak adlandırılır. Alınan doku örneği mikroskop altında incelenir. Böbrek biyopsisi genellikle idrarda fazla protein ya da kan bulunması durumunda yapılır. Bunun yanı sıra böbrek kanserinin teşhisinde de etkili bir tanı yöntemidir.

Böbrek biyopsisine başlamadan önce doktor, hastasına lokal anestezi için kullanılacak ilaçlara karşı herhangi bir hassasiyeti olup olmadığını sorar. Eğer doktor bu konuyu sormamışsa, hasta mutlaka doktorunu bilgilendirmelidir. Biyopsi sonrasında kanama riskine karşı kan testi yapılabilir. Kan pıhtılaşması için herhangi bir ilaç kullanılıyorsa veya düzenli olarak aspirin gibi ilaçlar alınıyorsa, bu durum test yapılmadan önce belirtilmelidir. Şeker hastalarının kullandığı ilaçlar da biyopsi öncesinde doktora bildirilmelidir.

Biyopsiden bir gün önce, gece itibariyle herhangi bir şey yenilip içilmemelidir. Bu, bir tür güvenlik önlemidir. Tansiyon hastalarının aç karnına ilaçlarını alması kabul edilir; çünkü yüksek tansiyon, biyopsi işlemi için engel teşkil eder. Tansiyon hastalarının bu konuda doktorlarını bilgilendirmesi gerekmektedir. Bazı durumlarda, herhangi bir kanama riskine karşı hastanın bir gün hastanede tutulması gerekebilir.

Biyopsi günü, mesane enfeksiyonu varlığının tespit edilmesi için idrar testi yapılabilir. Eğer test sonucunda enfeksiyona rastlanmışsa, öncelikle bu enfeksiyonun tedavi edilmesi gerekmektedir. Ardından tansiyon ölçümü yapılır. Operasyon sırasında tıbbi sıvıya ihtiyaç duyulması halinde kullanılacak serum, damara yerleştirilir. Hasta yatağa yüz üstü yatar ve karın bölgesine yastık yerleştirilir. İç organları kontrol etmek için ultrason kullanılır. Ultrason için böbreklerin bulunduğu alanlara özel jel uygulanır. Ultrason yardımıyla doktor böbrekleri gözlemler ve biyopsi yapılacak böbreği tespit eder. Ultrason sırasında hastanın derin nefes alması, nefesini tutması veya yavaşça nefes vermesi istenebilir.

Biyopsi yapılacak bölgenin uyuşması için deri altından hastaya ilaç enjekte edilir. Uyuşan bölgeden biyopside kullanılacak iğne sokulur. Hasta, iğne bölgeye uygulandığında hafif bir acı hissedebilir. Bölge uyuştuktan sonra cerrah, biyopsi için kullanılacak özel iğneyi böbreğin uç kısmına gelecek şekilde alana yerleştirir. İğnenin ucundaki mekanizmalar sayesinde çok kısa sürede böbrekten biyopsi için yeterli doku örneği alınır. Sonucun tam olması için bölgeden ikinci defa iğne hareket ettirilerek tekrar doku alınır. Alınan doku, özel bir sıvı ile dolu kabın içine konularak laboratuvara gönderilir. Detaylı bir şekilde incelenerek tanı konulabilir. Test sonucu genellikle 7-10 gün içinde alınabilir.

Böbrek biyopsisi sırasında yaşanabilecek en önemli risk, kanama riskidir. Hastalar genellikle böbrek etrafında hafif kanamalar yaşar. Ancak binde bir oranında ciddi boyutlarda kanama gelişme riski vardır. Eğer hasta ağır kanamaya maruz kalmışsa, kan nakline ihtiyaç duyulabilir. Testten sonra neredeyse tüm hastaların idrarında kana rastlanır. Ancak bu durum genellikle korkulacak bir durum değildir. Çok nadir durumlarda biyopsi sonrasında böbrek enfeksiyonu gelişme olasılığı da vardır.

Biyopsi sonrasında hastanın bir gece hastanede gözetim altında tutulması uygun görülebilir. Bu süre içinde gerekli testler yapılır. Biyopsi ile alınan dokulara da incelenmeden önce bazı testler uygulanabilir.